Salı, Mayıs 08, 2007

08.05.2007

Sevgili dostlarım,

geçtiğimiz pazar gününü de keyifli bir cyclic meditation ( bir türlü güzel Türkçe'leştiremediğimden böyle yazıyorum) ve onu takip eden integral yoga çalışması ile geçirdik. Yoğun geçen cumartesi ve pazar günleri bizlere güzel bilgi ve tecrübeler yaşatıyor.

Cumartesi günleri iki yoga çalışması arasında yapmış olduğumuz yoga sohbetleri, benim çok mutlu olduğum çalışmalar. Bu çalışmalar gerek felsefeyi ve gerekse bizlerin günlük yaşamlarımıza uygulanışı ile aldığımız tecrübeleri paylaştığımız, keyifli bilgilendirici ve düşündürücü saatleri kapsamakta. Bazen o konuşmalardaki tek bir konu bile aklımızda tüm bir hafta boyunca, gelişiyor ve netleşiyor. Ne güzel...

Kaivalya Yogashram, adını bizzat verdiğim bu 17 yıllık oluşum bildiğiniz gibi dışarıda bulunan herhangi bir merkezin veya kişinin yurdumuzdaki uzantısı değil. Öyle olmamasına da özellikle özen gösterdin yıllarca. Zira burada yaptığımız çalışmalar geleneksel yoga öğretisi baz alınarak, gayet açık ve net olarak pozitif bilimin ışığı altında yapılmaktadır.

Yıllarca alınan tecrübe ve bilgiler, en saf ve tarafsız şekilde sentezlenmiş, her türlü dinsel veya benzeri dogmatik yapı ayrıştırılmış ve geleneksel yogik yaklaşım ile sürdürülmektedir. Her zaman da bahsetiğimiz gibi yoga bir din değildir, olsa olsa bu felsefenin yeşerdiği alanlardaki bazı dinler yogadan etkilenmişlerdir.

Din kısmı bizi hiç ilgilendirmiyor. bu bakımdan da çok rahatız. Temeli bireyin kişisel gelişimi ve böylelikle yükselmesi olarak alırız. Bireysel olarak gelişmiş, bedeni sağlıklı, bilim yolunda yürüyen, aklı başında, düşüncelerinde adil ve özgür ruhunun farkında olan bir kişilik elbette toplum içinde faydalı bir kişiliktir. Bu bakımdan her zaman söylediğim gibi, bir takım metafizik dedikodular ile dünya ve ötealem ile uğraşacağımıza öncelikle kendimiz ile uğraşmalı ve kendimizi, içimizde bulunan o cevherin farkında olmalı ve varlığımızı fiziksel, zihinsel ve ruhsal bakımdan tam olarak tanımaya özen göstermeliyiz.
Aksi taktirde, varlığı isbatlanmamış çeşit çeşit bilgi ile aklımızı karıştırarak, az olan zamanımızı gereksiz yere sarfetmiş oluruz.

Yoga'nın en güzel tarafı, kendimizi her bakımdan en iyi şekilde tanımamıza ve böylece de geliştirmemize imkan vermesidir. daha doğrusu tamamen bunun üzerine inşa edilmiştir. Kişi kendini tanıyarak evreni de tanımış olur, "yukarıda var olan her şey aşağıda da vardır" prensibini unutmama gerekir. "Mikrokozmos, makrokuzmosun minik ölçekli bir eşidir"...

Çalışmalarımıza bu yaz da aralıksız olarak devam edeceğiz, arada bazı küçük yoga seyahatlerimiz olacak umarım başarabilirsek gene Adrasan'da olduğu gibi güzel günler geçiririz.

Hepiniz sevgilerle kalınız.

Ananda